Tr52Tr
New member
Analistlere bakılırsa Rusya’nın Ukrayna’yı işgali, Federal Rezerv’in faiz oranlarını yükseltmesini engellemeyecek üzere görünüyor. Rusya’nın Ukrayna’yı işgali, global ekonomik tabloya daha fazla belirsizlik ekledi. Bu tahminen Federal Rezerv’i agresif bir biçimde faiz oranlarını sıkılaştırmaktan alıkoyabilir. Fakat kimi analistlere nazaran, FED faiz oranlarını büsbütün masadan kaldırmadı. Altın meblağlarının seyri de merak konusu. Ayrıntılar Kriptokoin.com’da.
Altın meblağları ve jeopolitik istikrarlar
Kimi piyasa analistleri, Doğu Avrupa’daki çatışma jeopolitik belirsizlik yaratırken, global iktisada yönelik en büyük tehdidin merkez bankalarının ele alması gereken artan tüketici fiyatları olmaya devam ettiğini belirtti. Jeopolitik tansiyonlar, Lider Joe Biden’ın Rusya’ya karşı ek yaptırımlar açıklamasının akabinde Perşembe öğlenden daha sonra biraz azaldı. Biden ayrıyeten ABD’nin Ukrayna’ya asker göndermeyeceğini söylemiş oldu. Ayrıyeten, petrol piyasası yahut Rusya’nın Dünya Çapında Bankalararası Finansal Telekomünikasyon Derneği’ndeki (SWIFT) rolü ile ilgili yaptırım açıklamadı.
SIA Wealth Management baş piyasa stratejisti Colin Cieszynski, jeopolitik görüntü ne olursa olsun, Federal Rezerv’in faiz oranlarını değiştirmeyi göze alamayacağını söylemiş oldu. Analist “Fed, enflasyon eğrisinin o kadar gerisinde ki, Ukrayna’da ne olursa olsun, faiz oranlarını yükseltmek zorundalar” dedi. Degussa’nın baş ekonomisti Thorsten Polleit, Fed’in faiz oranlarını artırma yolunda kalmasını beklediğini söylemiş oldu. Fed hiç bir şey yapmazsa, bunun enflasyon beklentilerinin sabit kalmasına niye olabileceğini de kelamlarına ekledi.
FED faiz artıracak mı?
Lakin, Fed’in enflasyonu ehlileştirmeye değil, yalnızca piyasaların hala denetimde olduğuna dair yanlış bir imaj göstermeye çalıştığını kaydetti. Merkez bankasından yapılacak rastgele bir faiz artışını “doğal olarak kozmetik” olarak nitelendirdi. Analist ayrıyeten “Faiz oranlarını agresif bir biçimde derecelendirirlerse ve gerçek oranları olumlu bölgeye çekerlerse, kredi piyasalarını çökertirler. Kağıt para piyasasına değerli ölçüde ziyan verirler” tabirlerini kullandı.
Brown Brothers Harriman’ın global döviz stratejisi lideri Win Thin Perşembe günü bir notta Rusya’nın Ukrayna‘yı işgalinin para siyasetini biraz daha karmaşık hale getirdiğini söylemiş oldu. Gelecek ay bir faiz artırımı ihtimalini göz gerisi etmiyor fakat piyasanın 50 baz puanlık bir atağa ait beklentilerinin yaklaşık %20’ye düştüğünü kaydetti. Uzman şöyleki dedi:
Önümüzdeki 12 ay boyunca 150-175 baz puan içinde sıkılaştırma fiyatlanıyor. Daha ileriye bakıldığında, takas piyasası bu düzeyin üzerinde bir süre geçirdikten daha sonra %2’lik bir terminal Fed Fonları oranında fiyatlandırmaya geri döndü. Bu, sonunda %2,5’e yaklaşmalı ve muhtemelen daha da yüksek olmalı, lakin Rus işgali, Fed’in siyaset görünümünü epeyce daha belgisiz hale getirdi.
Capital Economics’te kıdemli piyasa ekonomisti Jonas Goltermann da, Merkez Bankası’nın Mart ayında 50 baz puanlık bir artışla sürpriz yapmasının pek mümkün olmadığını söylemiş oldu; lakin bir daha de merkez bankasının sıkılaştığını görüyor. Ekonomist “Enflasyonun büyük olasılıkla önümüzdeki aylarda daha yüksek kalacağı manasına gelen güç fiyatlarındaki sıçrama ile, çatışmanın Fed siyasetinin görünümü üzerinde büyük bir tesiri olacağından şüpheliyiz” dedi.
Emtialarda durum nasıl?
Emtia analistleri, piyasadaki inançlı liman imkanı azalmaya başladıkça ve yatırımcılar bir kere daha artan faiz oranlarına odaklanırken altın fiyatlarının uğraş etmeye devam edebileceğini belirtti. Lider Biden‘ın ABD’nin Rusya ile olan çatışmasını tırmandırmamasının akabinde altın piyasası keskin bir satış gördü. Birtakım analistlere nazaran, yeni yaptırımlar da bunaltıcıydı. Rusya’nın Doğu Avrupa’yı işgal ettiği haberlerinin akabinde bir gecede %3’lük bir hareket gördükten daha sonra altın piyasası tüm kazanımlarından vazgeçti. Ons başına 1.900 doların altına düştü. Nisan altın vadeli süreçleri en son, gün için %1.38 düşüşle 1.889 dolardan süreç gördü.
Altın meblağları ve jeopolitik istikrarlar
Kimi piyasa analistleri, Doğu Avrupa’daki çatışma jeopolitik belirsizlik yaratırken, global iktisada yönelik en büyük tehdidin merkez bankalarının ele alması gereken artan tüketici fiyatları olmaya devam ettiğini belirtti. Jeopolitik tansiyonlar, Lider Joe Biden’ın Rusya’ya karşı ek yaptırımlar açıklamasının akabinde Perşembe öğlenden daha sonra biraz azaldı. Biden ayrıyeten ABD’nin Ukrayna’ya asker göndermeyeceğini söylemiş oldu. Ayrıyeten, petrol piyasası yahut Rusya’nın Dünya Çapında Bankalararası Finansal Telekomünikasyon Derneği’ndeki (SWIFT) rolü ile ilgili yaptırım açıklamadı.
SIA Wealth Management baş piyasa stratejisti Colin Cieszynski, jeopolitik görüntü ne olursa olsun, Federal Rezerv’in faiz oranlarını değiştirmeyi göze alamayacağını söylemiş oldu. Analist “Fed, enflasyon eğrisinin o kadar gerisinde ki, Ukrayna’da ne olursa olsun, faiz oranlarını yükseltmek zorundalar” dedi. Degussa’nın baş ekonomisti Thorsten Polleit, Fed’in faiz oranlarını artırma yolunda kalmasını beklediğini söylemiş oldu. Fed hiç bir şey yapmazsa, bunun enflasyon beklentilerinin sabit kalmasına niye olabileceğini de kelamlarına ekledi.
FED faiz artıracak mı?
Lakin, Fed’in enflasyonu ehlileştirmeye değil, yalnızca piyasaların hala denetimde olduğuna dair yanlış bir imaj göstermeye çalıştığını kaydetti. Merkez bankasından yapılacak rastgele bir faiz artışını “doğal olarak kozmetik” olarak nitelendirdi. Analist ayrıyeten “Faiz oranlarını agresif bir biçimde derecelendirirlerse ve gerçek oranları olumlu bölgeye çekerlerse, kredi piyasalarını çökertirler. Kağıt para piyasasına değerli ölçüde ziyan verirler” tabirlerini kullandı.
Brown Brothers Harriman’ın global döviz stratejisi lideri Win Thin Perşembe günü bir notta Rusya’nın Ukrayna‘yı işgalinin para siyasetini biraz daha karmaşık hale getirdiğini söylemiş oldu. Gelecek ay bir faiz artırımı ihtimalini göz gerisi etmiyor fakat piyasanın 50 baz puanlık bir atağa ait beklentilerinin yaklaşık %20’ye düştüğünü kaydetti. Uzman şöyleki dedi:
Önümüzdeki 12 ay boyunca 150-175 baz puan içinde sıkılaştırma fiyatlanıyor. Daha ileriye bakıldığında, takas piyasası bu düzeyin üzerinde bir süre geçirdikten daha sonra %2’lik bir terminal Fed Fonları oranında fiyatlandırmaya geri döndü. Bu, sonunda %2,5’e yaklaşmalı ve muhtemelen daha da yüksek olmalı, lakin Rus işgali, Fed’in siyaset görünümünü epeyce daha belgisiz hale getirdi.
Capital Economics’te kıdemli piyasa ekonomisti Jonas Goltermann da, Merkez Bankası’nın Mart ayında 50 baz puanlık bir artışla sürpriz yapmasının pek mümkün olmadığını söylemiş oldu; lakin bir daha de merkez bankasının sıkılaştığını görüyor. Ekonomist “Enflasyonun büyük olasılıkla önümüzdeki aylarda daha yüksek kalacağı manasına gelen güç fiyatlarındaki sıçrama ile, çatışmanın Fed siyasetinin görünümü üzerinde büyük bir tesiri olacağından şüpheliyiz” dedi.
Emtialarda durum nasıl?
Emtia analistleri, piyasadaki inançlı liman imkanı azalmaya başladıkça ve yatırımcılar bir kere daha artan faiz oranlarına odaklanırken altın fiyatlarının uğraş etmeye devam edebileceğini belirtti. Lider Biden‘ın ABD’nin Rusya ile olan çatışmasını tırmandırmamasının akabinde altın piyasası keskin bir satış gördü. Birtakım analistlere nazaran, yeni yaptırımlar da bunaltıcıydı. Rusya’nın Doğu Avrupa’yı işgal ettiği haberlerinin akabinde bir gecede %3’lük bir hareket gördükten daha sonra altın piyasası tüm kazanımlarından vazgeçti. Ons başına 1.900 doların altına düştü. Nisan altın vadeli süreçleri en son, gün için %1.38 düşüşle 1.889 dolardan süreç gördü.