Sinsinati
New member
Canan Ergüder, göğüs kanseriyle uğraş sürecini anlattı: Niyetlerimin en doruğunda oğlum vardı, oturdum, hüngür şakırt ağladım Geçen aylarda göğüs kanserine yakalandığını açıklayan ve uzun müddettir kemoterapi tedavisi nazarann oyuncu Canan Ergüder, geçen günlerde ileri evre göğüs kanserine yakalandığını duyuran Hürriyet yazarı Fulya Soybaş’a konuştu.
Ergüder, duşta göğsünde bir değişiklik fark ettiğini belirterek, “Değişikliği fark eder etmez takvimimi denetim ettim. Ne goreyim! Yıllık kontrolümü iki ay atlamışım. Çabucak tabipten randevu aldım. Orada olmaması gereken, makûs bir şey olduğunu hissettim. Randevuya kadar da elim daima oraya gitti. ötürüsıyla da içimde daima bir endişe ve ‘Acaba’ vardı. Yalnız gittim hekim denetimine, normalim bu. Lakin denetimin ortasında tabip ‘Biyopsi’ falan deyince ve ne kadar saklamaya çalışsa da yüzündeki değişikliği gördüğümde… Çok korktum! Çabucak eşim ile ablamı yanıma çağırdım. Ne yapabilirsin ki! Oturdum… Hüngür şakırt ağladım” sözlerini kullandı.
Ergüder, niyetlerinin en zirve noktasında oğlunun olduğunu belirterek, “hemen çabucak 3.5 yaşında. Çok küçük” dedi.
Ergüder, saçlarını kaybettiği devirde 2 defa panik atak yaşadığını söylemiş oldu.
Ergüder, tedavi süreciyle ilgili olarak da şu sözleri kullandı:
“Dördü iki haftada bir ağır, dördü daha yavaşça olmak üzere toplam sekiz kemoterapi aldım. Bitti. Bu ortada daha yavaşça denilen kemoterapi beni mahvetti. Çok fazla ağrı çektim. Kas ağrılarım epey fazlaydı. Insomnia yaptı. Uykusuzluk çıldırtıcı bir şey. daha sonra hafifçeliyor ancak işte! Çok şükür bedenim yeterli baş etti tüm bunlarla. Ayak ve ayakaltı taban ağrım da üzücüydü.
Yataktan kalkamıyorsun. Kemoterapi aldıktan beş gün daha sonra lakin toparlanıyordum. Üzerine radyoterapi aldım. O da bitti, şükür. İmajlı çabucak hemen hiç bir şey bakılmadı çabucak hemen. Bakılacak.”
TIKLAYIN – Hürriyet muharriri Soybaş, ileri derece göğüs kanserine yakalandığını duyurdu: Keşke ancak keşke denetimlerimi aksatmasaydım
Ergüder, duşta göğsünde bir değişiklik fark ettiğini belirterek, “Değişikliği fark eder etmez takvimimi denetim ettim. Ne goreyim! Yıllık kontrolümü iki ay atlamışım. Çabucak tabipten randevu aldım. Orada olmaması gereken, makûs bir şey olduğunu hissettim. Randevuya kadar da elim daima oraya gitti. ötürüsıyla da içimde daima bir endişe ve ‘Acaba’ vardı. Yalnız gittim hekim denetimine, normalim bu. Lakin denetimin ortasında tabip ‘Biyopsi’ falan deyince ve ne kadar saklamaya çalışsa da yüzündeki değişikliği gördüğümde… Çok korktum! Çabucak eşim ile ablamı yanıma çağırdım. Ne yapabilirsin ki! Oturdum… Hüngür şakırt ağladım” sözlerini kullandı.
Ergüder, niyetlerinin en zirve noktasında oğlunun olduğunu belirterek, “hemen çabucak 3.5 yaşında. Çok küçük” dedi.
Ergüder, saçlarını kaybettiği devirde 2 defa panik atak yaşadığını söylemiş oldu.
Ergüder, tedavi süreciyle ilgili olarak da şu sözleri kullandı:
“Dördü iki haftada bir ağır, dördü daha yavaşça olmak üzere toplam sekiz kemoterapi aldım. Bitti. Bu ortada daha yavaşça denilen kemoterapi beni mahvetti. Çok fazla ağrı çektim. Kas ağrılarım epey fazlaydı. Insomnia yaptı. Uykusuzluk çıldırtıcı bir şey. daha sonra hafifçeliyor ancak işte! Çok şükür bedenim yeterli baş etti tüm bunlarla. Ayak ve ayakaltı taban ağrım da üzücüydü.
Yataktan kalkamıyorsun. Kemoterapi aldıktan beş gün daha sonra lakin toparlanıyordum. Üzerine radyoterapi aldım. O da bitti, şükür. İmajlı çabucak hemen hiç bir şey bakılmadı çabucak hemen. Bakılacak.”
TIKLAYIN – Hürriyet muharriri Soybaş, ileri derece göğüs kanserine yakalandığını duyurdu: Keşke ancak keşke denetimlerimi aksatmasaydım