Nicea
New member
Erdoğan’ın konuşmasından kimi satır başları şu biçimde:
“2023 AK Parti yahut bizim şahsımızdan fazla ülkemiz ve milletimiz için bir dönüm noktası olacaktır.
Türk demokrasisi ve kalkınması ile eskinin köhne dönemlerine dönüşte aydınlık geleceğine yürüyüş içinde kritik bir tercih yapacaktır.
Milletimiz bugüne kadar girdiğimiz hiç bir gayrette hamdolsun bizi yalnız bırakmadı. Bugün ülke olarak dünyanın en büyük 10 iktisadından biri haline gelmemizi sağlayacak tarihi bir atılımın radikal bir dönüşümün en üst lige çıkma emaresi ortasındayız.
Allah’ın müsaadesiyle her uğraşımız üzere bunu da başaracağız. elbette bu durumun farkında olan yalnızca biz değiliz. Milletimizi iki asırdır demokraside ve kalkınmada geri bırakmak için her yola başvuranlar da bu hakikati görüyor. Türkiye’nin önünü kesmek için hem kendi siyasi ve ekonomik güçlerini sonuna kadar kullanıyorlar tıpkı vakitte içerideki araçlarını seferber ediyordur
Bizimle birlikte bunlar ortasında 2023 bir mukadderat seçimidir. Sizlerden bu aşıt ve gerçek fotoğrafı evvel kendi arkadaşlarımızla onlar vasıtasıyla da tüm kimiz de paylaşmanızı istiyorum. Hiç elbet her büyük dönüşüm üzere bu süreçte de sancılar çekiyor bedeller ödüyoruz.
Milletimizin 2018 den beri devam eden ekonomik dalgalanmalar bilhassa de hayat pahalılığı sebebiyle külfetler yaşadığını biliyoruz. Ülkenin ve devletin tüm kaynaklarını seferber ederek çalışanlarımız başta olmak üzere her kısmın gelirlerini artırarak insanlarımızın yanında olduğumuzu göstermeye çalışıyoruz.
Dünkü Kabine toplantımız daha sonrasında yaptığımız millete seslenişte bu tarafta aldığımız yeni kararları kamuoyumuz da paylaştık.
Tarım dayanaklarından güce KDV indirimlerinden gençlerimize yönelik adımlara kadar her alanda toplumumuzun tüm kesitlerini rahatlatacak pek epeyce müjde verdik.
Belediye liderlerimiz su tarifelerinde en az KDV indirim oranı kadar indirim yaparak enflasyonla gayretimize katkıda bulunmalıdır.
Belediye liderlerimiz %7 oranında suda indirim yaparken İstanbul’da suya %25 artırım isteniyor.
Seçim öncesi ekmeğe, suya indirim diyenler artık artırım zam diyor.
İstanbul Meclisinde AK Partili arkadaşlarımız onay vermedi.
Başındaki zat Şanlıurfa’yı istedi elektriği fiyatsız verecekmiş.
Türkiye’de AK Partili belediyelerin olduğu yerlerde bizden en az % 7 indirim yapmak suretiyle vatandaşlarımızı su piçinde rahatlatacak.
Bizimki lafta kalmaz. Bizimki uygulamada bu adımı da çabucak hızla yapacaklar.
Kurdaki dalgaların önüne geçtiğimiz üzere hayat pahalılığının da belini biz kıracağız.
tekrar ediyorum marketler çarşı pazar şayet vatandaşlarımıza hububatta meyve sebzede şurada burada hala zulmetmeye devam ediyorsanız tüm dolaşan teftiş takımlarımızla kontrol takımlarımızla sizlerin sırtına bileceğiz.
Belediyelerimiz epey sıkı kontrole alacaklar. Bu çerçevede global dengesizliklerden kaynaklanan sıkıntılara tahlil ararken fırsatçılık ve açgözlülük yaparak halkımızı mağdur edenleri affetmeyecek hepsinden yaptıklarının hesabını soracağız.
Biz milletimize zulmetmedik. Nasıl milletimizi huzurlu kıldıysak bundan daha sonra da huzurlu kılacağız. Hak ve özgürlükleri ile güvenliğiyle huzuruyla zenginliğiyle refahı ile büyük ve kuvvetli Türkiye güneşinin doğuşu Allah’ın müsaadesiyle fazlaca yakındır.
Bizi asıl zorlayan tarih boyunca daima olduğu üzere bugünde içimizdeki gafiller içimizdeki muhterisler içimizdeki mankurtlardır. Türkiye asırlardır ne çektiyse işte bu iç uğraştan iç arbededen iç çekişmeden içeriden yediği yumruklardan çekmiştir.
Tek parti faşizminden vesaire darbelerden siyasi istikrarsızlıklara ekonomik krizlerden toplumsal fay çizgilerinin derinleştirilmesine kadar yaşadığımız her badire de bu tabloyu nazaranbiliriz.
Bugün de birebir kederden mustaribiz. CHP ve başındaki zat maalesef ülkemizde demokrasinin gelişmesine iktisadın güçlenmesi ile bölgesel ve global atmasına karşı oynanan oyunların koç başlığına soymuştur.
Bu zihniyet palavralarıyla iftiralarıyla ülkenin ziyanından milletin felaketinden insanımızın zahmetinden medet uman siyaset anlayışlarıyla Türkiye’nin vaktini ve gücünü tüketmenin peşindedir. Amaçlarımıza gerçek yürüyüşümüzden taviz vermesek de bu can sıkıcı tablodan keder duymadan edemiyoruz.
meğer biz karşımızda siyasette eserlerimizle ve hizmetlerimizde yarışacağımız bir muhalefet görmek isterdik. Maalesef bahtımıza Kılıçdaroğlu CHP’si üzere bir muhalefet çıktı. Kılıçdaroğlu kendi aklınca sık sık bize meydan okuyor karşıma çık diye yeri göğü inletiyor. halbuki biz sandıkta Kılıçdaroğlu’nun karşısına fazlaca çıktık.
Kemal Kılıçdaroğlu 2010 yılı mayıs ayında genel lider oldu. Anayasa değişikliği halk oylaması yapıldı. Kılıçdaroğlu “Hayır Kampanyası” yürüttü biz “Evet ” milletimiz %58’le yanımızda yer alarak daha birinci imtihanında Kılıçdaroğlu’nu sandığa gömdü.
Akabinde 2011 yılında Milletvekili Genel Seçimi yapıldı. Biz %50 ile 1. parti olduk.
2014 yılında mahalli seçimler yapıldı. Biz %39’la bir daha 1. parti olduk. Kılıçdaroğlu %26 ile bir sefer daha sandığa gömüldü.
bir daha tıpkı sene ortasında Cumhurbaşkanlığı seçimi yapıldı kendisi yüreği yetip karşımıza çıkamadığı için ithal bir adayı karşımıza dikti. Milletimiz bizi %52 ile bu makama layık görülürken Kılıçdaroğlu yeniden hezimete uğradı.
2019 Mahalli Yönetimler Seçimlerinde AK Parti %45’e Cumhur ittifakı %50’ye yaklaşırken CHP ise HDP başta olmak üzere öbür partilerden aldığı tüm dayanağa karşın %30’u fakat bulabildi.
Biz Kılıçdaroğlu ile direkt yahut dolaylı olarak milletin huzurunda 10 kez karşı karşıya geldik. Onun da da kendisini sandığa gördük.
Bay Kemal senin buna kıratın yetmez, senin daha epey çalışman lazım.
Bizim o denli yuvarlak masalarla da işimiz yok. Paylaşın bakalım nereye kadar paylaşacaksınız o masadan bir şey çıkmaz.
Unutkanlığınıza geldi galiba HDP’yi niye yanınıza almadınız onu da yayınıza alın, arkadaşlarımız ne hoş diyor masanın altında mı kaldı? Artık ziyarete gidersin.
Kılıçdaroğlu’nun CHP’nin başına getirilmesi hangi projenin eseriydi bilmiyoruz fakat uğradığı onca seçim hezimetine karşın orda tutulması çabucak hemen kendisine verilen misyonu tamamlamadığının işaretidir. İnşallah 2023’te milletimiz bu zatı da temsilcisi olduğu projeyi de siyaset arşivinin tozlu raflarına kaldıracaktır.
Milletimizin çelikten iradesini vesayetle darbeyle tehditle kıramayanlar son deva olarak ekonomik kozunu saheye sürmüştür. Biz oynanan oyunun farkındayız. Bu oyunun ögelerinden biri de ülkemizi yaşanmaz bir yer üzere göstererek gençlerimiz başta olmak üzere insanlarımızın moralini bozmaktır.
halbuki sorunlarımız var lakin hamd olsun elimiz imkanlarımız sahip olduğumuz avantajlar fazlaca daha fazla epeyce daha değerli Allah’a şükür Türkiye vatandaşları can ve mal güvenliği kaygısı taşımayan huzur hasreti duymayan ve gelecek tasası ile yanıp tutuşmayan bir ülkedir.
Allah’a şükür Türkiye artık 30 milyona dayanan istihdamı ile insanlarının çalışacak iş sorunu çekmediği günü kurtarma telaşıyla kıvranmadığı bir ülkedir.
Türkiye gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin kendi içlerine kapandığı bir devirde krizi fırsata dönüştürerek daima amaç yükselten vites büyüten bir ülkedir.
Allah’a şükür Türkiye hudutları ortasındaki hiç kimseyi aç açıkta bırakmayacak toplumsal takviye, sıhhat eğitim sistemi ile kimsesizlerin kimsesi olmayı en önceliği olarak belirlemiş bir ülkedir. Türkiye bugünkü pozisyonuna o denli kvakada ulaşmamıştır.
Osmanlı’dan devralınan mirasın üzerinde Cumhuriyetin kuruluşuyla yeni bir safhaya geçen merhum Menderes ve Özal’la bir daha harlanan uzun demokrasi ve kalkınma seyahatimizde birçok acılar çekmiş kaç problemler göğüslenmiş birçok bedeller ödenmiştir.
Cumhur ittifakı ile birlikte işte bu asırlara sığmayan demokrasi ve kalkınma çabasını tarihimizin en düzeyini çıkarmayı biz başardık. Kardeşlerim ülkemizin asırlık sıkıntılarını çözerek nasıl çağ atlattıysak İnşallah bugünkü zahmetlerin üstesinden de bir daha biz geleceğiz. AK Parti gelecek.
Ülkemizi dünyanın en büyük 10 iktisadından biri haline getirmeden bu çabayı bırakmayacağız. Milletimizin hayallerini gerçeğe dönüştürene kadar bu çabayı bu uğraşı göstereceğiz. Bizim kelamımız o denli kifayetsiz muhteris üfürmesi değildir. Biz milletimize ne yemin ettiysek yaptık.
2053 vizyonlarını hayata geçirebilecekleri büyük ve kuvvetli Türkiye’ye emanet edene kadar durmayacağız duraksamayacağız.
Biz hiç bir vakit zihinleri de kalpleri de gözleri de diğer yerlere bakanlar üzere devayı dışarıda aramadık. Allah’ın yardımına güvendik milletimizin dayanağına güvendik tarihimizin ve medeniyetimizin birikimine güvendik ve işte ülkemizi bu düzeye getirdik. Bugün de milletimizden aldığımız güçle diplomasiden güvenliğe ve iktisada kadar her alanda gerektiğinde yedi düvele meydan okuma kıymetine ülkemiz haklarını ve çıkarlarını savunan olduk.
Dün Türkiye’yi küçümseyerek ve bu türlü bakanlar bugün birebir masada eşit kaidelerde oturarak müzakere yürütüyor.
Her hususta bizimle paydaşlık arayışına girmişlerdir. Dün bu milleti geçmişinden inanç kültür ve medeniyet birikiminden koparmak için her yolu deneyenler bugün bir daha özünü keşfeden bir toparlanışı bir yükselişi bir şahlanışı görüyorlar.
Zira dünya yeni ve esaslı bir değişimin sancılarını yaşıyor. Global finans krizi ile başlayıp global salgınla süren ekonomik ve toplumsal boyutları ile giderek genişleyen bu değişimin yükselen yıldızı Türkiye’dir Türkiye.
Kendi ülkelerinin yükselişini engellemek için paçasından sarılıp tabana çekmeye çalışanlara aldırmayın. Onların hayalindeki siyaset tek parti faşizmi siyasetidir. Onların hayalindeki idare darbe idaresidir. Onların hayalindeki Türkiye siyasi ve ekonomik krizin pençesinde kıvranan eski Türkiye vaktidir. Dikkat ederseniz kendilerini ne kadar tutmaya çalışırlarsa çalışsınlar oynadıkları tiyatro oyununda kesinlikle bir açık veriyorlar.
Ya milletin inancına ibadetine giysisine kıymetlerine hakaret ediyorlar ya insanların alın terlerini emeklerini kendileri ve aileleri için gösterdikleri uğraşı alaya alıyorlar ya terör örgütü yandaşları ile kol kola giriyor darbecilere göz kırpıyor Türkiye düşmanlarına selam çakıyorlar.
Üstelik bunlarla da kalmıyor hırsızlık taciz tecavüz arsızlık yapan mensuplarını koruyup kollayarak kimseyi umursamadıklarını açıkça gösteriyorlar.
Onların tek vaatleri eski Türkiye’yi geri getirmek.
Ülkemizi 2023 gayelerine ulaştırdığımızda verdiğimiz tüm emeklerin yaptığımız tüm fedakarlıkların gördüğümüz tüm alın terlerinin karşılığını almış olacağız.
Sahip olduğumuz imkanları üzere yaşanan düşüncelerin da farkındayız.
Türkiye’nin tarihinin en büyük demokrasi ve kalkınma atılımına amacına ulaştırması lakin eğitimle mümkün olabilirdi. Salgın periyodunda de bu önceliğimizden taviz vermedik.
Doğal eğitimin lokomotifi olan öğretmenlerimizi de ihmal etmiyoruz. Hakikaten 2000’li senelerda 500 binlerde olan öğretmen sayısını 1,2 milyona ulaştırmış bir ülkeyiz.
Şikayet edilen yardımcı kaynak meselesini da çözdük. Bakanlığımız yardımcı kaynak kitapları da tüm öğrencilerimize fiyatsız ulaştırıyor.
Son 3 ayda yaklaşık 24 milyon yardımcı kaynak kitabı öğrencilerimize dağıtarak ailelerimiz üstündeki bir maddi külfeti daha kaldırdık.
Temel eğitimde 10.000 okul projesini başlatacağız. Bütçesi 3 milyar lira olan bu proje kendi kapsamında 10000 ilkokul ve orta okulun altyapısını laboratuvarları ile atölyeleri ile baştan sona güncelleyeceğiz. Emelimiz çocuklarımızın TEKNOFEST gençliği seyahatine fazlaca daha donanımlı bir biçimde çıkmalarını sağlamaktır.”
Hibya Haber Ajansı
“2023 AK Parti yahut bizim şahsımızdan fazla ülkemiz ve milletimiz için bir dönüm noktası olacaktır.
Türk demokrasisi ve kalkınması ile eskinin köhne dönemlerine dönüşte aydınlık geleceğine yürüyüş içinde kritik bir tercih yapacaktır.
Milletimiz bugüne kadar girdiğimiz hiç bir gayrette hamdolsun bizi yalnız bırakmadı. Bugün ülke olarak dünyanın en büyük 10 iktisadından biri haline gelmemizi sağlayacak tarihi bir atılımın radikal bir dönüşümün en üst lige çıkma emaresi ortasındayız.
Allah’ın müsaadesiyle her uğraşımız üzere bunu da başaracağız. elbette bu durumun farkında olan yalnızca biz değiliz. Milletimizi iki asırdır demokraside ve kalkınmada geri bırakmak için her yola başvuranlar da bu hakikati görüyor. Türkiye’nin önünü kesmek için hem kendi siyasi ve ekonomik güçlerini sonuna kadar kullanıyorlar tıpkı vakitte içerideki araçlarını seferber ediyordur
Bizimle birlikte bunlar ortasında 2023 bir mukadderat seçimidir. Sizlerden bu aşıt ve gerçek fotoğrafı evvel kendi arkadaşlarımızla onlar vasıtasıyla da tüm kimiz de paylaşmanızı istiyorum. Hiç elbet her büyük dönüşüm üzere bu süreçte de sancılar çekiyor bedeller ödüyoruz.
Milletimizin 2018 den beri devam eden ekonomik dalgalanmalar bilhassa de hayat pahalılığı sebebiyle külfetler yaşadığını biliyoruz. Ülkenin ve devletin tüm kaynaklarını seferber ederek çalışanlarımız başta olmak üzere her kısmın gelirlerini artırarak insanlarımızın yanında olduğumuzu göstermeye çalışıyoruz.
Dünkü Kabine toplantımız daha sonrasında yaptığımız millete seslenişte bu tarafta aldığımız yeni kararları kamuoyumuz da paylaştık.
Tarım dayanaklarından güce KDV indirimlerinden gençlerimize yönelik adımlara kadar her alanda toplumumuzun tüm kesitlerini rahatlatacak pek epeyce müjde verdik.
Belediye liderlerimiz su tarifelerinde en az KDV indirim oranı kadar indirim yaparak enflasyonla gayretimize katkıda bulunmalıdır.
Belediye liderlerimiz %7 oranında suda indirim yaparken İstanbul’da suya %25 artırım isteniyor.
Seçim öncesi ekmeğe, suya indirim diyenler artık artırım zam diyor.
İstanbul Meclisinde AK Partili arkadaşlarımız onay vermedi.
Başındaki zat Şanlıurfa’yı istedi elektriği fiyatsız verecekmiş.
Türkiye’de AK Partili belediyelerin olduğu yerlerde bizden en az % 7 indirim yapmak suretiyle vatandaşlarımızı su piçinde rahatlatacak.
Bizimki lafta kalmaz. Bizimki uygulamada bu adımı da çabucak hızla yapacaklar.
Kurdaki dalgaların önüne geçtiğimiz üzere hayat pahalılığının da belini biz kıracağız.
tekrar ediyorum marketler çarşı pazar şayet vatandaşlarımıza hububatta meyve sebzede şurada burada hala zulmetmeye devam ediyorsanız tüm dolaşan teftiş takımlarımızla kontrol takımlarımızla sizlerin sırtına bileceğiz.
Belediyelerimiz epey sıkı kontrole alacaklar. Bu çerçevede global dengesizliklerden kaynaklanan sıkıntılara tahlil ararken fırsatçılık ve açgözlülük yaparak halkımızı mağdur edenleri affetmeyecek hepsinden yaptıklarının hesabını soracağız.
Biz milletimize zulmetmedik. Nasıl milletimizi huzurlu kıldıysak bundan daha sonra da huzurlu kılacağız. Hak ve özgürlükleri ile güvenliğiyle huzuruyla zenginliğiyle refahı ile büyük ve kuvvetli Türkiye güneşinin doğuşu Allah’ın müsaadesiyle fazlaca yakındır.
Bizi asıl zorlayan tarih boyunca daima olduğu üzere bugünde içimizdeki gafiller içimizdeki muhterisler içimizdeki mankurtlardır. Türkiye asırlardır ne çektiyse işte bu iç uğraştan iç arbededen iç çekişmeden içeriden yediği yumruklardan çekmiştir.
Tek parti faşizminden vesaire darbelerden siyasi istikrarsızlıklara ekonomik krizlerden toplumsal fay çizgilerinin derinleştirilmesine kadar yaşadığımız her badire de bu tabloyu nazaranbiliriz.
Bugün de birebir kederden mustaribiz. CHP ve başındaki zat maalesef ülkemizde demokrasinin gelişmesine iktisadın güçlenmesi ile bölgesel ve global atmasına karşı oynanan oyunların koç başlığına soymuştur.
Bu zihniyet palavralarıyla iftiralarıyla ülkenin ziyanından milletin felaketinden insanımızın zahmetinden medet uman siyaset anlayışlarıyla Türkiye’nin vaktini ve gücünü tüketmenin peşindedir. Amaçlarımıza gerçek yürüyüşümüzden taviz vermesek de bu can sıkıcı tablodan keder duymadan edemiyoruz.
meğer biz karşımızda siyasette eserlerimizle ve hizmetlerimizde yarışacağımız bir muhalefet görmek isterdik. Maalesef bahtımıza Kılıçdaroğlu CHP’si üzere bir muhalefet çıktı. Kılıçdaroğlu kendi aklınca sık sık bize meydan okuyor karşıma çık diye yeri göğü inletiyor. halbuki biz sandıkta Kılıçdaroğlu’nun karşısına fazlaca çıktık.
Kemal Kılıçdaroğlu 2010 yılı mayıs ayında genel lider oldu. Anayasa değişikliği halk oylaması yapıldı. Kılıçdaroğlu “Hayır Kampanyası” yürüttü biz “Evet ” milletimiz %58’le yanımızda yer alarak daha birinci imtihanında Kılıçdaroğlu’nu sandığa gömdü.
Akabinde 2011 yılında Milletvekili Genel Seçimi yapıldı. Biz %50 ile 1. parti olduk.
2014 yılında mahalli seçimler yapıldı. Biz %39’la bir daha 1. parti olduk. Kılıçdaroğlu %26 ile bir sefer daha sandığa gömüldü.
bir daha tıpkı sene ortasında Cumhurbaşkanlığı seçimi yapıldı kendisi yüreği yetip karşımıza çıkamadığı için ithal bir adayı karşımıza dikti. Milletimiz bizi %52 ile bu makama layık görülürken Kılıçdaroğlu yeniden hezimete uğradı.
2019 Mahalli Yönetimler Seçimlerinde AK Parti %45’e Cumhur ittifakı %50’ye yaklaşırken CHP ise HDP başta olmak üzere öbür partilerden aldığı tüm dayanağa karşın %30’u fakat bulabildi.
Biz Kılıçdaroğlu ile direkt yahut dolaylı olarak milletin huzurunda 10 kez karşı karşıya geldik. Onun da da kendisini sandığa gördük.
Bay Kemal senin buna kıratın yetmez, senin daha epey çalışman lazım.
Bizim o denli yuvarlak masalarla da işimiz yok. Paylaşın bakalım nereye kadar paylaşacaksınız o masadan bir şey çıkmaz.
Unutkanlığınıza geldi galiba HDP’yi niye yanınıza almadınız onu da yayınıza alın, arkadaşlarımız ne hoş diyor masanın altında mı kaldı? Artık ziyarete gidersin.
Kılıçdaroğlu’nun CHP’nin başına getirilmesi hangi projenin eseriydi bilmiyoruz fakat uğradığı onca seçim hezimetine karşın orda tutulması çabucak hemen kendisine verilen misyonu tamamlamadığının işaretidir. İnşallah 2023’te milletimiz bu zatı da temsilcisi olduğu projeyi de siyaset arşivinin tozlu raflarına kaldıracaktır.
Milletimizin çelikten iradesini vesayetle darbeyle tehditle kıramayanlar son deva olarak ekonomik kozunu saheye sürmüştür. Biz oynanan oyunun farkındayız. Bu oyunun ögelerinden biri de ülkemizi yaşanmaz bir yer üzere göstererek gençlerimiz başta olmak üzere insanlarımızın moralini bozmaktır.
halbuki sorunlarımız var lakin hamd olsun elimiz imkanlarımız sahip olduğumuz avantajlar fazlaca daha fazla epeyce daha değerli Allah’a şükür Türkiye vatandaşları can ve mal güvenliği kaygısı taşımayan huzur hasreti duymayan ve gelecek tasası ile yanıp tutuşmayan bir ülkedir.
Allah’a şükür Türkiye artık 30 milyona dayanan istihdamı ile insanlarının çalışacak iş sorunu çekmediği günü kurtarma telaşıyla kıvranmadığı bir ülkedir.
Türkiye gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin kendi içlerine kapandığı bir devirde krizi fırsata dönüştürerek daima amaç yükselten vites büyüten bir ülkedir.
Allah’a şükür Türkiye hudutları ortasındaki hiç kimseyi aç açıkta bırakmayacak toplumsal takviye, sıhhat eğitim sistemi ile kimsesizlerin kimsesi olmayı en önceliği olarak belirlemiş bir ülkedir. Türkiye bugünkü pozisyonuna o denli kvakada ulaşmamıştır.
Osmanlı’dan devralınan mirasın üzerinde Cumhuriyetin kuruluşuyla yeni bir safhaya geçen merhum Menderes ve Özal’la bir daha harlanan uzun demokrasi ve kalkınma seyahatimizde birçok acılar çekmiş kaç problemler göğüslenmiş birçok bedeller ödenmiştir.
Cumhur ittifakı ile birlikte işte bu asırlara sığmayan demokrasi ve kalkınma çabasını tarihimizin en düzeyini çıkarmayı biz başardık. Kardeşlerim ülkemizin asırlık sıkıntılarını çözerek nasıl çağ atlattıysak İnşallah bugünkü zahmetlerin üstesinden de bir daha biz geleceğiz. AK Parti gelecek.
Ülkemizi dünyanın en büyük 10 iktisadından biri haline getirmeden bu çabayı bırakmayacağız. Milletimizin hayallerini gerçeğe dönüştürene kadar bu çabayı bu uğraşı göstereceğiz. Bizim kelamımız o denli kifayetsiz muhteris üfürmesi değildir. Biz milletimize ne yemin ettiysek yaptık.
2053 vizyonlarını hayata geçirebilecekleri büyük ve kuvvetli Türkiye’ye emanet edene kadar durmayacağız duraksamayacağız.
Biz hiç bir vakit zihinleri de kalpleri de gözleri de diğer yerlere bakanlar üzere devayı dışarıda aramadık. Allah’ın yardımına güvendik milletimizin dayanağına güvendik tarihimizin ve medeniyetimizin birikimine güvendik ve işte ülkemizi bu düzeye getirdik. Bugün de milletimizden aldığımız güçle diplomasiden güvenliğe ve iktisada kadar her alanda gerektiğinde yedi düvele meydan okuma kıymetine ülkemiz haklarını ve çıkarlarını savunan olduk.
Dün Türkiye’yi küçümseyerek ve bu türlü bakanlar bugün birebir masada eşit kaidelerde oturarak müzakere yürütüyor.
Her hususta bizimle paydaşlık arayışına girmişlerdir. Dün bu milleti geçmişinden inanç kültür ve medeniyet birikiminden koparmak için her yolu deneyenler bugün bir daha özünü keşfeden bir toparlanışı bir yükselişi bir şahlanışı görüyorlar.
Zira dünya yeni ve esaslı bir değişimin sancılarını yaşıyor. Global finans krizi ile başlayıp global salgınla süren ekonomik ve toplumsal boyutları ile giderek genişleyen bu değişimin yükselen yıldızı Türkiye’dir Türkiye.
Kendi ülkelerinin yükselişini engellemek için paçasından sarılıp tabana çekmeye çalışanlara aldırmayın. Onların hayalindeki siyaset tek parti faşizmi siyasetidir. Onların hayalindeki idare darbe idaresidir. Onların hayalindeki Türkiye siyasi ve ekonomik krizin pençesinde kıvranan eski Türkiye vaktidir. Dikkat ederseniz kendilerini ne kadar tutmaya çalışırlarsa çalışsınlar oynadıkları tiyatro oyununda kesinlikle bir açık veriyorlar.
Ya milletin inancına ibadetine giysisine kıymetlerine hakaret ediyorlar ya insanların alın terlerini emeklerini kendileri ve aileleri için gösterdikleri uğraşı alaya alıyorlar ya terör örgütü yandaşları ile kol kola giriyor darbecilere göz kırpıyor Türkiye düşmanlarına selam çakıyorlar.
Üstelik bunlarla da kalmıyor hırsızlık taciz tecavüz arsızlık yapan mensuplarını koruyup kollayarak kimseyi umursamadıklarını açıkça gösteriyorlar.
Onların tek vaatleri eski Türkiye’yi geri getirmek.
Ülkemizi 2023 gayelerine ulaştırdığımızda verdiğimiz tüm emeklerin yaptığımız tüm fedakarlıkların gördüğümüz tüm alın terlerinin karşılığını almış olacağız.
Sahip olduğumuz imkanları üzere yaşanan düşüncelerin da farkındayız.
Türkiye’nin tarihinin en büyük demokrasi ve kalkınma atılımına amacına ulaştırması lakin eğitimle mümkün olabilirdi. Salgın periyodunda de bu önceliğimizden taviz vermedik.
Doğal eğitimin lokomotifi olan öğretmenlerimizi de ihmal etmiyoruz. Hakikaten 2000’li senelerda 500 binlerde olan öğretmen sayısını 1,2 milyona ulaştırmış bir ülkeyiz.
Şikayet edilen yardımcı kaynak meselesini da çözdük. Bakanlığımız yardımcı kaynak kitapları da tüm öğrencilerimize fiyatsız ulaştırıyor.
Son 3 ayda yaklaşık 24 milyon yardımcı kaynak kitabı öğrencilerimize dağıtarak ailelerimiz üstündeki bir maddi külfeti daha kaldırdık.
Temel eğitimde 10.000 okul projesini başlatacağız. Bütçesi 3 milyar lira olan bu proje kendi kapsamında 10000 ilkokul ve orta okulun altyapısını laboratuvarları ile atölyeleri ile baştan sona güncelleyeceğiz. Emelimiz çocuklarımızın TEKNOFEST gençliği seyahatine fazlaca daha donanımlı bir biçimde çıkmalarını sağlamaktır.”
Hibya Haber Ajansı