Hemşin’e ulaşmak, Pazar’a yapılan yeni havaalanıyla artık çok kolay. Pazar’dan yaklaşık 18 kilometre uzaklıktaki Hemşin’e araçla 20 dakikada varıyoruz… Rize’nin Hemşin ilçesi, yaz aylarında gurbetten dönenlerle çok kalabalıklaşıyor. Her biri birer gezegen ismi üzere duran köylerin hareketliliğiyse tam bu günlerde yani baharda başlıyor.
Tecina, Badara, Çaneva, Tepan, Bodol, Ortaköy, Başköy, Bagenli, Ğumno, Zuğa, Kantarlı üzere onlarca köy ve mahallenin sakinleri bahar mevsiminde topraklarına nefeslenmek için dönüyor. Konutlar uzun mühlet kapalı olduğu için evvel düzgünce havalandırılıyor, daha sonra temizleniyor. Yapılacak işler listesinin başındaysa bağla bostanla ilgilenmek geliyor. Hemşin toprakları epey güçlü değil ancak muadili yerlere göre biraz daha güneşten istifade ediyor bostanları. daha sonrasında çay bahçelerinin bakımı geliyor ki yazın çaylar toplanabilsin. Büyükbaş hayvanları olanlar, yaz aylarında yaylaya çıkmak için son hazırlıklarını yapıp mayısta yollara düşüyor. Hemşinliler hem kendileri birebir vakitte inekleri için o büyük kavuşmayı bütün bir kış beklediğinden, yollar kardan açılır açılmaz göç başlıyor.
Tecina Köyü’nde irili ufaklı biroldukca şelale var.
Herkes yaylaya çıkmaz
Hemşin köylerinde yaşayanların hepsi yaylaya çıkmıyor; kalanlar köy işleriyle aile meskeninde vakit geçiriyor, bir nevi yaz tatili yapıyor. Bu bölgede bahar mevsimini ormangülleri müjdeliyor. Mor ve sarı ormangülleri vadiyi baştan başa sarıyor. Özellikle sarı ormangüllerinin kokusu baş döndürücü. Mis kokusuyla ‘deli bal’ın da hammaddesi hem de.
Sarı ormangülleri
Tarihi seyahatin ortasında
Hemşin Vadisi’ne gitmeden yol üzerinde gorebileceğiniz birtakım tarihi eserler var. Bunlardan biri yakın vakitte restore edilen dört gözlü kemer köprü. Biz çocukken o köprünün bir kısmı ayaktaydı yalnızca. Hemşin’e çıkarken bir daha dere üzerinde epey sayıda kemer köprü var. Her biri vaktinde köyleri birbirine bağlayan özel yapılar olarak senelera meydan okuyor. Bir öteki tarihi eser de Ciha Kalesi. Trabzon’u Tebriz’e bağlayan meşhur İpek Yolu’nun geçiş çizgisinde kurulan ticaret kalelerinden biri ve artık ziyarete açık. Kaçkarlar’ı mesken tutmuş Hemşinliler yüzyıl başında Rusya, Polonya, İran üzere ülkelere giderek pastacılık, fırıncılık, lokantacılık öğrendi. Ülkenin her yerine dağılmış pastacılar işte onların torunları…
Vadideki köylerde biroldukça konak var.
Vadideki köylerde pastacılıktan kazanılan paralarla yapılan biroldukca konak var. En hoş örnekleri Badara, Tecina, Çaneva ve Zuğa’da görülebilecek bu konakların kimileri yazın sahiplerinin gelmesiyle şenleniyor, kimileriyse hakikaten bir sanat yapıtı bulunmasına rağmen yıkılmaya mahkûm edilmiş ya da kapalı. İnsan görür görmez üzülüyor. Bu konakların bir yenidenı daha yok zira. Tepan Köyü’ndeki eski ahşap cami de görülmesi gereken yapılardan. Yakın vakitte restore edilen cami, mimari özelliklerini günümüze kadar muhafazayı başarmış. Bu tarihi yapıtları ve köyleri dolaşırken; baharla birlikte tabiatın da ne derece cömert olduğunu nazaranceksiniz. Eriyen kar sularıyla coşan Tecina Köyü’ndeki şelaleler de bunun hoş bir örneği. Şelalelere epeyce hoş bir iniş yolu yapılmış; inerken ormanın verdiği huzur ve dere şırıltısıyla baharın tüm coşkusunu yaşıyorsunuz. Şelaleye inen yolun başında son derece düzgün bir tesis şurası, orada da soluklanma imkânınız var. Vadiyi dolaştıktan daha sonra isterseniz aracınızla Zuğa ve Kantarlı üzerinden üste gerçek çıkan yolu takip edip Gito, Badara, Ambarlı üzere yaylalara da ulaşabilirsiniz. Yollarda inanılmaz görünümler, devasa gürgen ağaçları, ormangülleriyle kaplı alanlar var.
Tepan Köyü’ndeki restore edilmiş eski ahşap camiyi de ziyaret edebilirsiniz.
Çay atölyesi, odun ateşinde kahve…
* Bölgesel tarımı ve hayatı ön planda tutan faaliyetlere imza atan Hemşin Hayat Derneği’nin Zuğa Köyü’ndeki merkezini ziyaret edip bu yıl başlattıkları çay atölyesi kampanyasına takviye verebilirsiniz.
* Hemşin’in ‘nahiye’ denen ilçe merkezindeki Aksu Lokantası’nda bilhassa kavurma yemeyi ihmal etmeyin.
* Taş kahveye uğrayıp odun ateşinde pişirilen kahveyi kesinlikle tadın.
* Zuğa Köyü’nde bununla birlikte konaklama imkânı da sunan Şadan’ın Masal Evi’ne rezervasyon yapıp vadi huzuruyla hoş bir sofrada kendinizi ödüllendirin.
Tecina, Badara, Çaneva, Tepan, Bodol, Ortaköy, Başköy, Bagenli, Ğumno, Zuğa, Kantarlı üzere onlarca köy ve mahallenin sakinleri bahar mevsiminde topraklarına nefeslenmek için dönüyor. Konutlar uzun mühlet kapalı olduğu için evvel düzgünce havalandırılıyor, daha sonra temizleniyor. Yapılacak işler listesinin başındaysa bağla bostanla ilgilenmek geliyor. Hemşin toprakları epey güçlü değil ancak muadili yerlere göre biraz daha güneşten istifade ediyor bostanları. daha sonrasında çay bahçelerinin bakımı geliyor ki yazın çaylar toplanabilsin. Büyükbaş hayvanları olanlar, yaz aylarında yaylaya çıkmak için son hazırlıklarını yapıp mayısta yollara düşüyor. Hemşinliler hem kendileri birebir vakitte inekleri için o büyük kavuşmayı bütün bir kış beklediğinden, yollar kardan açılır açılmaz göç başlıyor.
Tecina Köyü’nde irili ufaklı biroldukca şelale var.
Herkes yaylaya çıkmaz
Hemşin köylerinde yaşayanların hepsi yaylaya çıkmıyor; kalanlar köy işleriyle aile meskeninde vakit geçiriyor, bir nevi yaz tatili yapıyor. Bu bölgede bahar mevsimini ormangülleri müjdeliyor. Mor ve sarı ormangülleri vadiyi baştan başa sarıyor. Özellikle sarı ormangüllerinin kokusu baş döndürücü. Mis kokusuyla ‘deli bal’ın da hammaddesi hem de.
Sarı ormangülleri
Tarihi seyahatin ortasında
Hemşin Vadisi’ne gitmeden yol üzerinde gorebileceğiniz birtakım tarihi eserler var. Bunlardan biri yakın vakitte restore edilen dört gözlü kemer köprü. Biz çocukken o köprünün bir kısmı ayaktaydı yalnızca. Hemşin’e çıkarken bir daha dere üzerinde epey sayıda kemer köprü var. Her biri vaktinde köyleri birbirine bağlayan özel yapılar olarak senelera meydan okuyor. Bir öteki tarihi eser de Ciha Kalesi. Trabzon’u Tebriz’e bağlayan meşhur İpek Yolu’nun geçiş çizgisinde kurulan ticaret kalelerinden biri ve artık ziyarete açık. Kaçkarlar’ı mesken tutmuş Hemşinliler yüzyıl başında Rusya, Polonya, İran üzere ülkelere giderek pastacılık, fırıncılık, lokantacılık öğrendi. Ülkenin her yerine dağılmış pastacılar işte onların torunları…
Vadideki köylerde biroldukça konak var.
Vadideki köylerde pastacılıktan kazanılan paralarla yapılan biroldukca konak var. En hoş örnekleri Badara, Tecina, Çaneva ve Zuğa’da görülebilecek bu konakların kimileri yazın sahiplerinin gelmesiyle şenleniyor, kimileriyse hakikaten bir sanat yapıtı bulunmasına rağmen yıkılmaya mahkûm edilmiş ya da kapalı. İnsan görür görmez üzülüyor. Bu konakların bir yenidenı daha yok zira. Tepan Köyü’ndeki eski ahşap cami de görülmesi gereken yapılardan. Yakın vakitte restore edilen cami, mimari özelliklerini günümüze kadar muhafazayı başarmış. Bu tarihi yapıtları ve köyleri dolaşırken; baharla birlikte tabiatın da ne derece cömert olduğunu nazaranceksiniz. Eriyen kar sularıyla coşan Tecina Köyü’ndeki şelaleler de bunun hoş bir örneği. Şelalelere epeyce hoş bir iniş yolu yapılmış; inerken ormanın verdiği huzur ve dere şırıltısıyla baharın tüm coşkusunu yaşıyorsunuz. Şelaleye inen yolun başında son derece düzgün bir tesis şurası, orada da soluklanma imkânınız var. Vadiyi dolaştıktan daha sonra isterseniz aracınızla Zuğa ve Kantarlı üzerinden üste gerçek çıkan yolu takip edip Gito, Badara, Ambarlı üzere yaylalara da ulaşabilirsiniz. Yollarda inanılmaz görünümler, devasa gürgen ağaçları, ormangülleriyle kaplı alanlar var.
Tepan Köyü’ndeki restore edilmiş eski ahşap camiyi de ziyaret edebilirsiniz.
Çay atölyesi, odun ateşinde kahve…
* Bölgesel tarımı ve hayatı ön planda tutan faaliyetlere imza atan Hemşin Hayat Derneği’nin Zuğa Köyü’ndeki merkezini ziyaret edip bu yıl başlattıkları çay atölyesi kampanyasına takviye verebilirsiniz.
* Hemşin’in ‘nahiye’ denen ilçe merkezindeki Aksu Lokantası’nda bilhassa kavurma yemeyi ihmal etmeyin.
* Taş kahveye uğrayıp odun ateşinde pişirilen kahveyi kesinlikle tadın.
* Zuğa Köyü’nde bununla birlikte konaklama imkânı da sunan Şadan’ın Masal Evi’ne rezervasyon yapıp vadi huzuruyla hoş bir sofrada kendinizi ödüllendirin.