Ertuğrul Özkök: Türkiye’nin 70 üstü yeni orta yaş Top 10 yaşsızı

Sinsinati

New member
Ertuğrul Özkök: Türkiye’nin 70 üstü yeni orta yaş Top 10 yaşsızı Ertuğrul Özkök, “Pazar Mektubu” başlığı altında, yazdığı ve “newsletter” olarak paylaştığı yazısında bugün ‘yeni orta yaş’ kavramına değindi. Özkök, “Hayat uzadı ve artık bir insanın etkin hayatı da uzadı.
Ama yalnızca yıl olarak uzamadı. ömrün evvelce orta yaşlarına ilişkin sayılan davranış ve biçimleri da bir daha evvelce yaşlı sayılan insanlarda da devam etmeye başladı. Fiziki görünümünde, hayatı yaşama ve giyinme usulünde, düşünme biçiminde yaş teriminden bağımsız durabilen insanlara deniyor bu…” değerlendirmesini yaptı. Özkök, Türkiye’de 70 yaşın üstündeki 10 ismi listeledi.

Özkök’ün “Türkiye’nin 70 üstü yeni orta yaş TOP 10 yaşsızı” başlıklı yazısı şöyleki:

Türkiye’nin 70 üstü yeni orta yaş TOP 10 yaşsızı

Bugüne kadar Türkiye’nin gündemine birfazlaca yeni kavram soktum ama…Bunların hiç biri, Osman Müftüoğlu ile birlikte Bodrum’da yaptığımız bir sohbet mülakatta ortaya attığımız “yeni orta yaş” kavramı kadar günlük hayatta tesirli bir karşılık bulmadı.

Yeni bir ‘SSS’ jenerasyonu doğdu ve hayat değişti

Evet, “yeni orta yaş” artık bir realite ve bir vakit içinder 60 yaşında “emekli ve yaşlı” statüsüne sokulan beşerler tarihte hiç olmadığı kadar “Hayır biz buradayız ve dimdik hayattayız” diyor.
“SSS” kavramı birfazlaca bayan ve erkeğin motoru oldu.
Yani “Sixty Sexy Something” (Altmışlık seksi bir şey)
New York Times üzere bir vakit içinderın ahlaki sorunlarda tutucu sayılan gazetesi bile artık “ilişki” sayfalarının küçümsenmeyecek bir kısmını 60 hatta 70 yaş üstü sekse ayırıyor.
Bu gelişme ile bir arada, eski bir kavram da yeni bir mana kazandı.
“Ageless”, yani “Yaşssızlık” kavramı…
Hayat uzadı ve artık bir insanın faal hayatı da uzadı.
Ama yalnızca yıl olarak uzamadı. ömrün evvelden orta yaşlarına ilişkin sayılan davranış ve biçimleri da bir daha evvelce yaşlı sayılan insanlarda da devam etmeye başladı.
Fiziki görünümünde, hayatı yaşama ve giyinme stilinde, düşünme biçiminde yaş teriminden bağımsız durabilen insanlara deniyor bu…

Büyük markaların yeni orta yaşı keşfi

İşte bu niçinle H&M üzere epeyce genç bir nüfus için tasarlanmış yeni markalar bile artık 50’li yaşlara da yayıyor müşteri profilini…
Dolce&Gabanna üzere markalar artık 60 yaşındaki yaşsızlara açtı tasarımlarını…
Büyük markalar “seçilmiş yaşsızları“ marka yüzü yapıyor artık.
Yaşsız rol modelleri yükseliyor.
Geçen gün şöyleki bir düşündüm.
Acaba Türkiye’de yeni orta yaşın “Top 10 yaşsız” tipi kimlerdir?
Türkiye’de 60 yaş üstü 8 milyona yakın insan yaşıyor.
Hiç kuşkusuz bunlar ortasında yeni orta yaşın “yaşsız” kategorisine giren epeyce insan vardır.
Ama ben bunlar içinde yalnızca tanıdığım ünlülerden bir “Top 10” listesi yaptım.

Ama yalnızca 70 yaş üstü beşerler içinden bir seçim yaptım. Zira gözümde 60 yaş hâlâ genç bir insan üzere duruyor.
Bakınca goreceksiniz ki; “yaşsızlık” vilayetle de Ajda Pekkan üzere “fit” ve “aktif” olmakla ilgili bir şey değil.
Giyim, üslup, ömrün renkli alanlarında tutkulu yaşamak, üretmeye devam etmek, hâlâ farklı olabilme cüretine sahip olmak ve öteki şeylerle de ilgili bir şey.
İşte bu pazar yemek masalarında, gün uzunluğu almak sohbetlerde sizin de eklemeler yapabileceğiniz bir Top 10 listesi…


Türkiye’de 70 yaş üstü tanıdığımız top 10 ünlü



(*) Bir numara: Nazarlık bonculuğu ile banko Ajda Pekkan


Nazar değdi, kürek kemiğini kırdı. Lakin sakın onu estetik operasyonlarla genç tutmaya çalıştığı yüzü ve vücudu ile bir numaraya koyduğumu sanmayın.

Hayır onu asıl hayata asılması, sahnede kalışı, kendini yenilemesi, bu ülkenin kuşaktan nesile geçen müziklerini hâlâ söylemeye devam etmesi niçiniyle koyuyorum.
Tabii yanına bir de nazar boncuğu asarak.
O hepimizin “Yaşsız Ajda’sı..”

Benim de, torunum Zeynep’in de…


Rahmi Koç (ortada)


(*) Rahmi Koç (92): Banko ‘en yaşlı yaşsız’ o


“Yuh artık 90’lık adama da yaşsız denebilir mi” diyebilirsiniz.
Demeyin.
Gri ve karanlık; farklı olmanın adaba alışılmamış sayıldığı bir ülkede, o yaşta hâlâ kırmızı pantalon, renkli gömlek, onlardan da rengarenk ceketler giyme cüretine sahip bir beşerden kelam ediyoruz…

Her gün yüzüyor.

Her gün gördüğü hoş bir şey için birilerine övgü mektubu yazacak kadar olumlu ve iyimser…

Her gece olmasa da epey gece onu bir davette görüyoruz. Seyahat ediyor, hâl3a yelken yapıyor. Hala işiyle ilgili…
Üstelik hala rengarenk fularlar ve yakasına çiçekler takabiliyor.
Evet banko mükemmel bir yaşssız o..


(*) Selçuk Yol: Upper Cihangir’den bile yaşsız çıkar dedirten adam

Bir defa yaşadığı muhitlerden biri itibariyle yaşsız kategorisine giriyor. Türkiye’de Rock müziğin kalbinin attığı Kadıköy’de yaşıyor.
Bazı akşamları ve günleri ise Upper Cihangir’de geçiyor.
Mozart oyununda, herkes Mozart’ı seyretmeye giderken onlara Salieri’yi alkışlatan harika oyuncu.
Aşk-ı Memnu’nun unutulmaz “aldatılan amcasından”, “Salieri’nin rehabilitasyonuna” geniş bir yelpazede geçiyor ömrü.
Çok hoş şiir okuyor… Tek eksiği, müzik zevkinin 70’lerde kalması.
Eh o kadarı kadıoğlunda da olur.
O bir yaşsız.. Üstelik o denli fit olma falan tezinde da değil. Yeni orta yaş olmak için estetiğe de hiç gereksinimi yok.



(*) Nebahat Çehre (78) 64’ünde Firdevs, 68’inde Ayşe Sultan

64 yaşında Aşk-ı Memnu’nun Firdevs’i, 67 yaşında Harika Yüzyıl’ın Ayşe Hafsa Sultanı idi. İkisinde de her kısımda onu görür görmez “Maşallah hâlâ dipdiri” dedik.
Sadece görünümü mü dipdiri, hayır.
Fettanlığı, dominant halleri, her sahnede güya bizle flört ediyormuş üzere bakışları, natürel bir de olağan omurundaki giysisi, duruşu, tarzı…
O da nazar boncukluk ve dört dörtlük bir yeni orta yaş yaşsızı…




(*) Mustafa Taviloğlu (70); arkadaş yaşsızlık vilayetle de fit olmakla ilgili bir şey değildir

Her gün bandana takmaz, lakin her gün bandana takmış bir Mick Jagger üzere hayat sahnesinin bir ucundan ötekine koşturur.

Sabah kesinlikle balık için atılan ağları toplamaya giden bir zodyaktadır. Natürel bir akşam evvel o ağları atan da odur. Ortada geçen vakit mı…Her sabah Yasin okuyarak başlayan gün, bitmeyen iş telefonu, dost muhabbetti, her Mudo mağazasının yetkilisi ile her gün durum muhasebesi ile devam eder. Akşam mı? Onu “Gizli Kalsın’da” gorebilirsiniz. Zımnî Kalsın’a masraf fakat niçinse bir türlü bilinmeyen kalamaz. Zira içi dışı birdir. Bir limandan ötekine seyir..Miami’de Arka Basel mi var, Mudo oradadır. Türkiye’ye safari ceketini o getirmiştir, Beatles’ın Sergent Pepper’ın albümünü de o satmıştır, 30’lu yaşlarında Hıncal Uluç’u da o model yapmıştır.
Kesin bir hiperaktif…Ama sakın o denli fit falan sanmayın. Kiloludur. tıpkı vakitte rejim yaparken bile tartılmaya korkan bir kilolu. Lakin ne ki, yaşsızlık vilayetle de fit olmak değildir.




(*) Güneri Cıvaoğlu (83) yaşsız bir aristokrata en çok Vespa yakışır


Bodrum’da yaşayanlar onu sık sık rengarenk gömlekleri, ihtimamlı dağınıklık teorisinin pratik hali saçları, muhtemelen sarı pantolonu ve natürel zarurî ve mütemmim cüzü aksesuarı Ray Ban gözlüğü ile nazaranbilir.
Tabii altında Roma Tatili sinemasında Gregory Peck’in bindiği vintage Vespa’sı ile.

Arkasında Audrey Hepburn yoktur lakin Turgut Reis’te onu bekleyen bir Canan’ı vardır ki…
Türkiye’nin gelmiş geçmiş en aristokrat genel yayın müdürüydü… Şimdiyse en çağdaş müelliflerinden biri..Ekranın konuşan başları altılı masadan, Suriye operasyonuna koşarken o Katar’daki Dünya Kupası’nda kullanılan çipli toplardan toplumsal teori çıkaracak kadar dünyalı bir yaşsızdır.
“Aristokrat olunmaz, doğulur” klişesini aksine çeviren lonca büyüğümüzdür.
Yaşça değil, meslek kıdemi itibariyle alışılmış..


(*) Ahmet Güçlü (76) yaşsız bir insanın hayatının yüzde kaçı helikopterde geçer?

Evet, pilot değilseniz, hayatınızın kaçta kaçı helikopterde geçer? Hele hele tevellüt 46 ise..
“Vestel” üzere bir dünya devini alıp Samsung’lar ligine taşımışsanız…
Manisa’da siz deyin 500 bin, ben diyeyim 700 bin metrekare fabrikanız…
Başka yerlerde öbür fabrikalarınız…
Enerji yatırımlarınız var ise…
Bir de Denizli’de daima sizi beklemeyen bir anneciğiniz…
Bir de Ege’in ortasında bir adanız..
Hayat helikopterde geçer..
Elektronik öyle bir bölümdür ki, her gün genç kalmanız, her gün yaşsızlığı hak etmeniz gerekir.
İşte o niçinle gün, her sabah yüzme havuzunda başlar.. Yürürsünüz.
Yürürken düşünürsünüz, düşünürken yaşsızlaşırsınız…


(*) Sevil Atasoy (73) cesetler içinde yaşsız yaşanabilir mi yaşanabilir

Sadece Türkiye’nin değil, Balkanlar ve Orta Doğu’nun, hatta bütün Avrupa’nın en tanınmış isimli tıp uzmanlarından… Bana sorarsanız bir numara Patricia Cornwell romanlarının kahramanı Kay Scarpetta ise iki numara da gerçek bir Sevil Atasoy’dur.

Tesadüf mü her ikisi de kadın…
Hiç tesadüf değil…yaşamı seri katiller, çözülmez denilen cinayetler, kabahat mahalleri, DNA’lar, insan kemikleri içinde geçti.
Hep mevtle, ölülerle uğraştı..
Ama o her gün bize Freud’un teorisini ispatladı..Ölüm ve hayat birbirinin kardeşidir…
Thanatos ve Eros…Ölüme davet ve hayata teşvik…
Türk kamuoyu onu birinci sefer 60’lı yaşlarının başında Ayşe Arman’a verdiği o unutulmaz mülakat ve yüksek topuklu “stilettosu” ile tanıdı…
Bugün 73 yaşında bir yaşsız…
Her gün ders veriyor, Kitaplar yazıyor…
Her gün vefatla hayat içinde jogging yapıyor…



(*) Doğan Hızlan (85) 40 yıldır yaşlı bir yaşsız olabilir mi, olur

Ben 1982 yılında onu tanıdığımda çabucak hemen 45 yaşındaydı, ve yaşlı duruyordu.
30 yıl boyunca Hürriyet’te tıpkı katta, yan yana odalarda çalıştık.
bir daha, her gün yaşlı duruyordu.
Bugün bir daha yaşlı duruyor…
En övündüğü şeylerden biri ömrü boyunca hiç spor yapmamış olmak.
Yazın bile üstündeki el örmesi üzere duran ‘V’ yaka kazağını çıkarmaz…
Her akşamüzeri yediği simidi de peyniri de Karaköy’deki bir fırın ve şarküteriden gelir.
Her akşam bir kadeh viskisi vardır.
O, “Kırk yıl boyunca daima birebir yaşta yaşlı üzere kalmanın aslında bir çeşit yaşsızlık olduğunu” ispat eden insan tipidir.
Hâlâ her gün Wagner ve Tannhauser’ini dinler. Türkiye’de kimsenin ismini duymadığı mecmuaları, kitapları okur…
Okumasa bile okumuş üzere yapar…
Onlara bir vakit içinder “Kültür mahşerinin 4 atlısı” derlerdi.
Daha genç olanları öldü…İçlerinde daima en yaşlı duranı o ise hâlâ yaşsızlığı yaşıyor.
Özdemir İnce’nin dediği gibi…
“Doğan Hızlan bir yerde ise orası yasaldır..”


(*) Zülfü Livaneli (76) hangisi yaşsız kılar: Müzik mi, edebiyat mı, muhaliflik mi?

Hangisi bilemem.. Fakat Zülfü Livaneli için dersen bunların hepsi var…Üstelik hiç de kolay olmayan bir hayatın peşinden…
Muhalif doğup, daha da az olsa bir daha muhalif devam eden bir hayat. İktidar ve güç adrenalin, adrenalin yaşsızlık verir teorisini geçersiz kılan pek fazlaca siyasetçi tanıyoruz.
Ama sürgünlerle, mahpuslarla geçen bir muhalifliğin de yaşsız kılabileceğini onun yardımıyla öğrendik..
Ama gerisinde müzik var…Okumak var.. Yazmak var..Romanlar, müzik kelamları, öyküler, makaleler var.
Ve tabi hepsinde, bir de muvaffakiyet kıssası var.
Rot Stewart”ın müziğindeki üzere: “Some guys have all the luck..”
Bazıları her bakımdan şanslıdır…
Zülfü Livaneli bu tanıma uyar…
Bir de başı daima bir şeylere sevdalıdır..
Bu da onu yaşsız kılar.


Hasan Cemal’in, ‘Hayat İşte bu biçimde Geçip Gidiyor’ isimli biyografisinin kapağından

(*) Bonus olarak Hasan Cemal: Yaşsız gazeteci duayen


Onu lakin bonus puanı ile anlatabilirim. Mehmet Yılmaz her cenazede “Allah hepimize sıralı vefat versin” der ve ona bakar. Lakin hepimiz biliriz ki hepimizin naçizane bedeni elbette bir gün toprak olacak fakat Hasan Cemal daima payidar kalacak. Onun için ‘gecinden’ sözü geçersiz. Türkiye medyasının başlangıcında Hasan Cemal vardı. daha sonra biz olduk. O ise daima olmaya devam edecek. Zira 10 yılda bir gençleşip kitap yazıyor ve yaşsızlaşıyor.
 
Üst