Mesail Ve Makasıd Ne Demek ?

ZiRDeLi

Active member
Mesail ve Makasıd: İslam Düşüncesinde Kavramlar ve Önemi

İslam düşüncesi, dinî, ahlâkî ve hukukî soruları ele alırken, temel kavramlar üzerinde yoğunlaşmış ve bu kavramları detaylı bir şekilde tanımlamıştır. Bu kavramlar, sadece teolojik bir anlam taşımakla kalmayıp, toplumsal hayatın düzenlenmesinde de önemli bir yer tutar. "Mesail" ve "makasıd" kavramları da bu bağlamda sıklıkla kullanılan, derin anlamlar içeren terimlerdir. Bu makalede, "mesail" ve "makasıd" kavramlarını tanımlayacak ve İslam düşüncesindeki yerlerini, birbirleriyle olan ilişkilerini detaylı bir şekilde ele alacağız.

Mesail Nedir?

Mesail, Arapça kökenli bir terim olup, "meseleler" veya "konular" anlamına gelir. İslam ilahiyatında mesail, genellikle dinî meseleleri ifade etmek için kullanılır. Bu meseleler, bir dinî hükmün veya uygulamanın temelini oluşturan soruları içerebilir. İslam fıkhında mesail, genellikle bir konunun çözüme kavuşturulması amacıyla ele alınan, belirli bir uygulama, hüküm veya davranış ile ilgili olan sorulardır.

Mesail, İslam hukukunun (fıkhın) daha küçük parçalarını temsil eder. Fıkıh, geniş anlamıyla İslam’ın hukukî düzenlemelerini ifade ederken, mesail, bu düzenlemelerle ilgili pratik problemlere odaklanır. Örneğin, bir insanın ibadetleri, oruç, zekat, namaz gibi konular, İslam fıkhı açısından mesail olarak değerlendirilebilir. Bu meseleler, İslam hukukçuları tarafından çözülmeye çalışılan konulardır ve her bir mesele kendi başına bir karar, kılavuz veya yol gösterici olabilir.

Mesail, fıkıh kitaplarında yer alan başlıklar altında sınıflandırılabilir. Örneğin, namazın farzları, oruçla ilgili hükümler, evlilikteki haklar ve sorumluluklar gibi günlük yaşamla doğrudan ilgili meseleler mesail arasında yer alır. Bu meselelerin çözülmesi, İslam’ın doğru anlaşılması ve uygulanabilmesi için kritik bir öneme sahiptir.

Makasıd Nedir?

Makasıd, Arapça "maksad" kelimesinden türetilmiştir ve "amaçlar" veya "gaye" anlamına gelir. İslam düşüncesinde makasıd, belirli bir amacın, hedefin ya da sonucun elde edilmesi amacıyla yapılan eylemlerin ve düzenlemelerin genel çerçevesini ifade eder. Bu kavram, özellikle İslam hukukunda önemli bir yer tutar ve birçok farklı alanda uygulanabilir.

İslam’ın makasıdı, bireylerin ve toplumların maslahatlarını en iyi şekilde koruma amacını güder. İslam düşüncesindeki makasıd, beş temel amaca dayanmaktadır: dinin korunması, canın korunması, aklın korunması, neslin korunması ve malın korunması. Bu amaçlar, İslam hukuku ve ahlâkının temeli olarak kabul edilir ve bir toplumda bu amaçların sağlanması için çeşitli düzenlemeler yapılır. Makasıd, sadece bir dini hükmün gerekçesini açıklamakla kalmaz, aynı zamanda toplumsal düzenin sürdürülebilirliğine de katkıda bulunur.

İslam düşüncesindeki makasıd, daha geniş bir perspektifte ele alınır. Yani, İslam’ın genel amacını, insanın dünyadaki görevini ve toplumun düzenini sağlamak için yapılan her türlü eylemin arkasındaki temel nedenler makasıd olarak değerlendirilir. Örneğin, zekatın verilmesi, yoksulun korunması amacı güder. Oruç ise hem bireysel bir ibadet hem de toplumsal bir sorumluluktur; açlık ve yoksulluğa duyarlılığı artırır.

Mesail ve Makasıd Arasındaki İlişki

Mesail ve makasıd, İslam düşüncesinde birbirini tamamlayan kavramlardır. Mesail, bir dinî hükmün uygulanmasında karşılaşılan pratik soruları ele alırken, makasıd bu hükümlerin ardındaki amacı ve gaye üzerinde durur. Her iki kavram da İslam hukukunun uygulanabilirliğini ve toplumda huzurun sağlanmasını amaçlar.

Mesail, bir sorunla ilgili belirli bir çözüm önerisini içerirken, makasıd, bu çözümün toplumsal ve bireysel hedeflere nasıl hizmet ettiğine dair bir bakış açısı sunar. Örneğin, mesail kapsamında orucun şartları, saçı kesme zamanı gibi günlük yaşamla ilgili detaylar ele alınabilir. Ancak makasıd bu orucun, bedensel ve ruhsal faydalarını, kişinin nefsiyle barışını, açlıkla empati kurarak yoksulluğa duyarlılığını vurgular.

Makasıd, mesailin temelini oluşturur. Bir meseleye dair çözüm önerisi getirilmeden önce, o çözümün İslam’ın genel amacına nasıl hizmet edeceği düşünülmelidir. İslam hukukçuları, bir meseleyi ele alırken yalnızca teknik çözümlerle sınırlı kalmazlar, aynı zamanda bu çözümün toplumun refahına ve bireylerin huzuruna nasıl katkıda bulunacağına da dikkat ederler.

Mesail ve Makasıd’ın İslam Hukukundaki Yeri

İslam hukukunda, hem mesail hem de makasıd önemli yer tutar. Mesail, hukukî meselelerin pratik çözümlerini sunarken, makasıd bu çözümlerin daha geniş bir toplumsal bağlamda nasıl bir etki yaratacağına dair bir çerçeve sunar. İslam fıkhı, genellikle bu iki kavramın bir arada kullanılmasıyla işlevsel hale gelir. Fıkıh, mesailin çözümü için bir yöntem ortaya koyarken, makasıd bu yöntemin ne amaçla kullanıldığını açıklığa kavuşturur.

Örneğin, zekat meselesi ele alındığında, zekatın verilmesi, belirli bir fıkhî meseleye (mesail) dayanır. Zekat, İslam’ın beş şartından biri olup, yoksulların korunmasını amaçlayan bir uygulamadır. Ancak zekatın verilmesindeki makasıt, toplumun ekonomik dengesini sağlamak, zenginlerin mal birikimini artırmasını engellemek ve toplumda adaleti teşvik etmektir. Bu bağlamda, zekat sadece bir vergi ya da zorunluluk olarak ele alınmaz, aynı zamanda toplumun refahını artırmayı amaçlayan bir araç olarak görülür.

Sonuç

Mesail ve makasıd, İslam hukukunun anlaşılmasında kritik rol oynayan, birbirini tamamlayan iki önemli kavramdır. Mesail, İslam’ın günlük hayata dair hüküm ve uygulamalarını içerirken, makasıd bu uygulamaların toplumsal amacını ve uzun vadeli hedeflerini ifade eder. Her iki kavram da İslam hukukunun ve ahlâkının bireyler ve toplumlar üzerindeki etkilerini anlamada önemli bir temel oluşturur. İslam hukukunun uygulamaları, sadece bireylerin pratik yaşamını değil, aynı zamanda toplumun genel huzurunu ve refahını da gözetmeyi amaçlar. Bu nedenle, mesailin ve makasıdın birlikte ele alınması, İslam’ın toplum düzenini sağlamak ve bireysel huzuru korumak adına önemli bir yaklaşımı yansıtır.
 
Üst