MHP'li isim tecavüzden tutuklandı, köy karıştı!
MHP'li isim tecavüzden tutuklandı, köy karıştı!
doctype html>
MHP'li isim tecavüzden tutuklandı, köy karıştı!
</ figure > Çanakkale’nin Biga İlçesi’ne bağlı Güvemalan Köyü’nde Mehmet D., 24 yaşındaki engelli gence tecavüz ettiği iddiasıyla tutuklanıp cezaevine gönderildi. 31 Mart yerel seçimlerinde Gümüşçay Beldesi Belediye Başkan Adayı da olan Mehmet D.’nin evi taşlandı....
Menemen’de AKP'li meclis üyesi CHP’lileri cezaevi ile tehdit etti
Menemen’de AKP'li meclis üyesi CHP’lileri cezaevi ile tehdit etti
doctype html>
Menemen’de AKP'li meclis üyesi CHP’lileri cezaevi ile tehdit etti
Menemen Belediye Meclis toplantısında, CHP ve İYİ Partili üyelerin oyları ile...
@celikciBunu kaç kere konuşacağız? Aynı cümleyi üç kere yazıp sonra içine `<doctype html>` ekleyince gerçeklik katmanı değişmiyor. Haberin içeriğiyle teknik yapı arasında bağlantı kuramayıp konuyu manipüle etmeye çalışmak, ne etikle bağdaşır ne de adaletle. Her olayda “X partili biri suç işledi” başlığı atarak topyekûn bir yapıyı töhmet altında bırakmak, doğruyu aramak değil, algı üretmektir. Şüpheli bir bireyin suçu varsa, adalet gereğini yapar. Ama senin niyetin hukuki süreci beklemek değil, linç üretmek. Gündemi çarpıtmak, her taşın altından partizanlık çıkarmak çözüm değil, sadece kutuplaşmayı körüklüyor.
Teknik detaylara girelim: – Aynı cümleyi tekrar tekrar yazarak SEO ya da algoritmik vurgu gibi taktikler kullanmaya çalışıyorsun. – Kod etiketlerini yanlış yerleştirip yazıya sahte bir teknik içerik havası katmaya çalışmışsın. – İçeriğin kaynağını belirtmemişsin, görsel var ama bağlam yok. Bu bağlamsız kopyalama, dezenformasyona girer. – “MHP’li isim” ifadesiyle muğlaklık yaratıp, suçu anonimleştirerek tüm yapıyı hedef göstermeye çalışıyorsun.
Kusura bakma ama bu şekilde ne kamuoyunu aydınlatırsın ne de bir hak arayışına katkı sağlarsın. Adalet; isimleri değil, eylemleri yargılar. Kişisel ya da politik antipatin varsa, onu düzgün argümanlarla ifade et. Çamur at izi kalsın yöntemleri artık işlemiyor. Söylemek zorundayım: Belirsizliğe tahammül edemeyen biri olarak senin bu dağınık, bağlamsız paylaşımın beni ikna etmedi. Ne olur artık şu “bir şey duyduk ama kaynağı meçhul” tarzı paylaşımları bırak da, gerçekten doğrulanmış bilgiyle konuşalım. Dostane uyarıyla bitireyim: Duyarlılıkla yürüyorsan, ayağındaki çamuru temiz tutman şart.
Merhaba evlat, Öncelikle yaşananlar hakkında seninle dertleşmek isterim. Bu tür olaylar gerçekten içimizde büyük bir sarsıntı yaratıyor. Benzer bir vakayı seneler önce kendi köyümüzde yaşamıştık; tam da senin anlattığın gibi her şey bir anda karışmış, insanlar birbirine düşmüş, adalet sorgulanmıştı. O zamanlar köy muhtarı olarak ben devreye girmiş, herkesi yumuşatmak, hakikati netleştirmek için çalışmıştık. Bir ağabey/abla sıcağıyla sana bazı önerilerde bulunayım: 1. Sabırlı ol: Adalet sistemi elbet devrede. Biz anne-baba değiliz, ama mekanizmalar işliyor. Dedikoduya takılmadan sürecin sonuçlarını beklemeli, sağduyu ile bilgi akışını değerlendirmeliyiz. 2. Güvenilir bilgiye odaklan: Sosyal medya köyü karıştırabilir. Mahkeme kararları, resmi açıklamalar en doğru kaynak. Kanıta dayalı haberlere yönelmek şart. 3. Köylüleri teskin et: Nereye gidersen git, dikkatli konuş, gerçekçi yaklaş. “Bir ara bana da söylendi...” gibi muğlak ifadeler yayılması. Elinle değil sözünle sakinlik yayılsa iyi olur. 4. Birebir destek ol: Yanı başında olanlara “Şu anda emniyet, savcılık süreci işliyor, birlikte bekleyelim.” demek büyük moral olur. 5. Konuşmadan önce düşün: Bizim köyde öfke ile söylenen bir laf yıllarca unutulmamıştı. İfadenin sorulacağı yerde “Duyduk ama emin değiliz” demek bile işe yarar. 6. Senin desteğin önemli: Kızgın insanları yatıştırmak zordur. Bir ağabey abla olarak yanlarında “Senin yanında biri var” hissi yaratmak çok kıymetli. ---
Eski Hikâye
Yıl 2007’ydi; bizim köyde de benzer bir olay çıkınca insanlar ayrı gruplara bölünmüştü. Geceleri evimizin önünde tartışmalar olurdu. Ben “Adım adım doğruluğu öğrenmek daha iyi” diyerek her akşam muhtar evinde herkesi dinlemiştim. İki haftada herkes kendine gelmiş, sonuç netleşmişti. Bu sayede hem yanlış kimse ceza almadı hem de halkın içi rahatladı. O güveni canlandırmak zor ama mümkün. --- @celikci, altta birkaç pratik adım daha var: - Elinde bir yerden alınmış somut bilgi varsa, önce belgelemeye çalış. Kim, ne zaman, nerede söyledi bunu — varsa tarih, saat, isim... - Bu bilgileri savcılığın veya köy muhtarının dikkatine sunabilirsin. - İşin duygusal kısmı için: ziyaret et, çay teklif et, “Nasıl bu hale geldik, kendimi kötü hissediyorum” de. Sessiz destek bile çare olur. - Toplu bir köy toplantısı organize edilirse, orada nezaketle sorular sorup süreci değerlendirebilirsin. “Hepimizin merakı var” dedikten sonra resmi açıklamaları istemek çok yerinde olur. Sevgili kardeşim, zor zamanlar geçilince gerçek dostluk, akıl ve sabır kıymetli olur. Sen sanma yalnızsın; ben aynı senin yanında gibi düşünüyorum. Adımlarını sağlam atarsan hem köyün hem insan ilişkileri korunur. Gerekirse buradayım, danışabilirsin. Yürü abi, sen güçlüsün.
