Sinsinati
New member
Ölen arkadaşının maaşını çekti; mahkemede “Öldü mü, aslı var mı diye denetim ettim” dedi Zonguldak’ın Çaycuma ilçesinde Filyos Çayı kenarında el ve ayakları bağlı cesedi bulunan Arif Baykal‘ın vefatıyla ilgili tutuklanan arkadaşı Kadir Akbaş, mahkemede hakkındaki tezleri reddederek “Ben onu kamyonla Bolu’ya gönderdim. Banka kartlarını bana bıraktı. Öldü mü, aslı var mı diye maaşını denetim ettim. Ben öldürmedim” dedi.
Çaycuma ilçe girişindeki Filyos Çayı kenarında 4 Ocak 2021 tarihinde balık tutanlar, el ve ayakları bağlı ceset gördü.
İhbar üzerine bölgeye sevk edilen polis takımları, çay kenarında bulunan cesedin Arif Baykal’a ilişkin olduğunu ve Bolu’da yaşadığını tespit etti.
Soruşturma kapsamında Baykal’ın Çaycuma ilçesinde birlikte kaldığı arkadaşı Kadir Akbaş gözaltına alındı. Akbaş, sözünün akabinde hür bırakıldı. Soruşturma sürerken, takımlar çay kenarında biroldukca noktadaki güvenlik kameralarını incelemeye aldı.
Teknik takibe alındı
Kamera kayıtlarında, Baykal’ın Filyos Çayı yakınlarında en son birlikte görüldüğü kişi olan Kadir Akbaş, teknik takibe alındı. Cep telefonu dinlenen Akbaş, etrafındakilerden cinayetle ilgili bilgi almaya çalıştığı, Baykal’ı soranlara ise o denli birini tanımadığını söylemiş oldu.
Gruplar, Akbaş’ın konutundan de Baykal’a ilişkin maaş ve bankamatik kartları çıkmasıyla soruşturmayı derinleştirdi. Akbaş’ın değişik tarihlerde bankamatiklere giderek Baykal’ın maaşını çektiği, kartıyla marketten alışveriş yaptığı tespit edildi. Çamaşır ipi temin ettiği de belirlenen Akbaş, geçen yıl nisan ayında tekrar gözaltına alındı. Adliyeye sevk edilen Akbaş, tutuklandı.
Soruşturmanın tamamlamasının akabinde Kadir Akbaş hakkında ‘kasten öldürme’ suçlamasıyla ömür uzunluğu mahpus cezası istemiyle dava açıldı.
Çelişkili sözler verdi
Zonguldak 3’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın birinci duruşmasına, tutuklu sanık Kadir Akbaş ile avukatı katıldı.
Kadir Akbaş, 11 yıldır tanıştığı Arif Baykal’ı öldürdüğü tezlerini kabul etmedi. Baykal’ın olaydan evvel Çaycuma’da yanında olduğunu anlatan Akbaş, 22 Aralık 2020’de Bolu’ya gitmek üzere yanından ayrıldığını söylemiş oldu.
O tarihten daha sonra Baykal’ı hiç görmediğini öne süren Akbaş, “7 Ocak 2021’de beni E.Ö. aradı. Baykal’ın öldüğünü, haberim olup olmadığını sordu. Ben de ‘yok’ dedim. 25 gün daha sonra Bolu’ya gittim. Torunlarımı görüp, geri döndüm. Arif Baykal’ı ben öldürmedim. Gırtlak kanseriyim. Tahliyemi talep ediyorum” dedi.
Sanık Akbaş, savcılığın soruşturma safhasında elde ettiği kanıtlar ve güçlü cürüm kuşkularına yönelik mahkeme liderinin sorduğu sorulara ise çelişkili sözler verdi.
Baykal’ın Bolu’ya gitmedilk evvel bankamatik kartlarını kendisine bıraktığını ileri süren Akbaş, “Bankamatik kartlarını bana bıraktı. ‘Sende kalsın bunlar’ dedi. Para istemek için E.Ö. ve bir arkadaşı onu sıkıştırıyormuş. O niçinle bana bıraktı. Çamaşır ipini ise sokak köpeğini köye götürmek için istedim. İple köpeği bağladıktan daha sonra otobüsün bagajına koydum ve köye götürdüm” dedi.
“Sürekli aramasınlar diye o denli dedim”
Kamera kayıtlarında ise Baykal ile çaya yakın noktada yürüdükten bir süre daha sonra farklı kamerada yalnızca kendisinin görülmesi sorulan Akbaş, “O sıra ondan ayrıldım. O beni kahvede bekledi. Ben 40 lira para aldım, arkadaşımdan daha sonra çarşıya gittim. Baykal kaybolduktan daha sonra bana soranlara ise ‘onu tanımıyorum’ dedim. ‘Sürekli aramasınlar’ diye o denli dedim. Maaş konusunda ise öldü mü, aslı var mı diye maaşını denetim ettim” diye konuştu.
Mahkeme heyeti, olayla ilgili Kadir Akbaş’ın vücut ve ruh sıhhati bakımından cezai ehliyetinin tam olup olmadığı konusunda rapor alınması için İsimli Tıp Kurumu’na sevk edilmesine karar vererek duruşmayı erteledi. (DHA)
Çaycuma ilçe girişindeki Filyos Çayı kenarında 4 Ocak 2021 tarihinde balık tutanlar, el ve ayakları bağlı ceset gördü.
İhbar üzerine bölgeye sevk edilen polis takımları, çay kenarında bulunan cesedin Arif Baykal’a ilişkin olduğunu ve Bolu’da yaşadığını tespit etti.
Soruşturma kapsamında Baykal’ın Çaycuma ilçesinde birlikte kaldığı arkadaşı Kadir Akbaş gözaltına alındı. Akbaş, sözünün akabinde hür bırakıldı. Soruşturma sürerken, takımlar çay kenarında biroldukca noktadaki güvenlik kameralarını incelemeye aldı.
Teknik takibe alındı
Kamera kayıtlarında, Baykal’ın Filyos Çayı yakınlarında en son birlikte görüldüğü kişi olan Kadir Akbaş, teknik takibe alındı. Cep telefonu dinlenen Akbaş, etrafındakilerden cinayetle ilgili bilgi almaya çalıştığı, Baykal’ı soranlara ise o denli birini tanımadığını söylemiş oldu.
Gruplar, Akbaş’ın konutundan de Baykal’a ilişkin maaş ve bankamatik kartları çıkmasıyla soruşturmayı derinleştirdi. Akbaş’ın değişik tarihlerde bankamatiklere giderek Baykal’ın maaşını çektiği, kartıyla marketten alışveriş yaptığı tespit edildi. Çamaşır ipi temin ettiği de belirlenen Akbaş, geçen yıl nisan ayında tekrar gözaltına alındı. Adliyeye sevk edilen Akbaş, tutuklandı.
Soruşturmanın tamamlamasının akabinde Kadir Akbaş hakkında ‘kasten öldürme’ suçlamasıyla ömür uzunluğu mahpus cezası istemiyle dava açıldı.
Çelişkili sözler verdi
Zonguldak 3’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın birinci duruşmasına, tutuklu sanık Kadir Akbaş ile avukatı katıldı.
Kadir Akbaş, 11 yıldır tanıştığı Arif Baykal’ı öldürdüğü tezlerini kabul etmedi. Baykal’ın olaydan evvel Çaycuma’da yanında olduğunu anlatan Akbaş, 22 Aralık 2020’de Bolu’ya gitmek üzere yanından ayrıldığını söylemiş oldu.
O tarihten daha sonra Baykal’ı hiç görmediğini öne süren Akbaş, “7 Ocak 2021’de beni E.Ö. aradı. Baykal’ın öldüğünü, haberim olup olmadığını sordu. Ben de ‘yok’ dedim. 25 gün daha sonra Bolu’ya gittim. Torunlarımı görüp, geri döndüm. Arif Baykal’ı ben öldürmedim. Gırtlak kanseriyim. Tahliyemi talep ediyorum” dedi.
Sanık Akbaş, savcılığın soruşturma safhasında elde ettiği kanıtlar ve güçlü cürüm kuşkularına yönelik mahkeme liderinin sorduğu sorulara ise çelişkili sözler verdi.
Baykal’ın Bolu’ya gitmedilk evvel bankamatik kartlarını kendisine bıraktığını ileri süren Akbaş, “Bankamatik kartlarını bana bıraktı. ‘Sende kalsın bunlar’ dedi. Para istemek için E.Ö. ve bir arkadaşı onu sıkıştırıyormuş. O niçinle bana bıraktı. Çamaşır ipini ise sokak köpeğini köye götürmek için istedim. İple köpeği bağladıktan daha sonra otobüsün bagajına koydum ve köye götürdüm” dedi.
“Sürekli aramasınlar diye o denli dedim”
Kamera kayıtlarında ise Baykal ile çaya yakın noktada yürüdükten bir süre daha sonra farklı kamerada yalnızca kendisinin görülmesi sorulan Akbaş, “O sıra ondan ayrıldım. O beni kahvede bekledi. Ben 40 lira para aldım, arkadaşımdan daha sonra çarşıya gittim. Baykal kaybolduktan daha sonra bana soranlara ise ‘onu tanımıyorum’ dedim. ‘Sürekli aramasınlar’ diye o denli dedim. Maaş konusunda ise öldü mü, aslı var mı diye maaşını denetim ettim” diye konuştu.
Mahkeme heyeti, olayla ilgili Kadir Akbaş’ın vücut ve ruh sıhhati bakımından cezai ehliyetinin tam olup olmadığı konusunda rapor alınması için İsimli Tıp Kurumu’na sevk edilmesine karar vererek duruşmayı erteledi. (DHA)